Primo Levi (1919-1987) Şubat 1944’te, partizan faaliyetler sırasında yakalanarak Auschwitz‘e gönderilen İtalyan bir kimyagerdi. Konvoyunda yer alan 650 kişiden yalnızca 96’sı, geliş anında gaz odalarına gönderilmemişti: kaydedilen 96 kişiden yalnızca üçü, hayatta kalmayı başardı.
Levi, Auschwitz III-Monowitz’de geçirdiği bir yılın ardından Kızıl Ordu tarafından Ocak 1945’te özgürlüğüne kavuşturuldu. Naziler, geride kalanların Kızıl Ordu gelmeden önce hastalık ve beslenme eksikliği nedeniyle öleceklerine inandıkları için son ölüm yürüyüşlerine çıkmaya zorlanmamıştı.
Levi, özgürlüğe kavuşmanın ardından Auschwitz kamp alanında iyileşmek için zaman ayırdı ve ardından, hayatının geri kalanını geçireceği Turin’deki evine doğru uzun bir yolculuğa başladı.
Levi, dönüşünün ardından Auschwitz’deki deneyimlerini yazarak 1947’de [Bunlar Da Mı İnsan] adıyla bastırsa da, kitap ilk başlarda fazla ilgi görmedi. Kitap 1958’de yeniden basıldı ve kazandığı başarısı, 1963’de [Ateşkes] adında, Turin’deki deneyimlerini anlatan ikinci bir kitabın basılmasına zemin hazırladı. Levi daha bir çok kitap yazdı ve yazdığı en son kitap, 1986’daki Boğulanlar ve Kurtulanlar oldu. Hayatta kalışına dair en derin vicdan muhasebelerini yaptığı bu kitabı bitirdikten kısa bir süre sonra, kendini öldürdüğü izlenimini veren koşullarda hayatını kaybetti.
[Auschwitz III-Monowitz: Ekim 1942’de kurulan ve Auschwitz kamplarının Ocak 1945’te özgürlüğe kavuşturulmasına dek süren Bunawerke kimyasal madde fabrikasına bağlı bir zorunlu işçilik kampıydı. Kasım 1943’ten itibaren, Güney Polonya’daki maden ve fabrikalardaki Auschwitz alt kampları için idari merkezdi.
Hayatta kalan tanıklar Elie Wiesel ve Primo Levi’ninkiler de dahil olmak üzere mahkûmların çalıştırılmasından, özellikle Alman kimyasal madde holding şirketi I.G. Farben için bir fabrika inşa etmek üzere faydalanıldı. Saha bugün boş olmasına rağmen fabrika hala yerinde: makineler savaş sonrasında SSCB’ye gönderilmiş ve ardından Polonya hükümeti tarafından yenilenmişti.]
[Bunlar Da Mı İnsan, ABD’de Survival in Auschwitz (Auschwitz’de Hayatta Kalma): Ateşkes ise The Reawakening (Yeniden Doğuş) adında yayınlanmıştı]